Mart Pazarı

pırasa, şalgam

İstanbul'un pazarları nedense Bodrum'un pazarı gibi olmuyor. Benim bulunduğum muhit bile "köy" aslında, köyler bu kadar merkeze yakın olunca köylüler, bağından, bahçesinden, tarlasından bulduğunu getirip, satıyor... E böyle olunca daha taze oluyor, daha bir temiz oluyor. E bir de yöresel olabiliyor. Tabii, neredeyse her tezgahta domates görmek mümkün. Ucuz, İstanbul'dan ucuz... Dayanamadım kilosu 7 TL civarında olan küçük, yeşil domateslerden aldım 4-5 tane; nasıl lezzetliler anlatamam! Keserken sertliği hissediliyor ama inanılmazdı tatları... Nereden geldiğine dair hiç bir fikrim yok, sormayın.




Bugün karnabahar çorbası yapmak istedim. 1 TL'ye küçük bir karnabahar aldım. Pırasa, şalgam, ıspanak filan aldık. Kış bitiyor, minik enginarlar çıkmış tezgahlara, biz almadık... Hala varken kışlık yiyeceklere doyalım. Bu soğuk günlerde şifaya ihtiyacımız var, kışın sebzelerinde ve meyvelerinde ihtiyaç duyulan tüm şifayı bulabiliriz.

Mandalina fotoğrafını paylaşıyorum ama almadığımızı bildireyim. Pek tatlılaşmışlardı, ekşisi bana makbuldür. (Sevgili, "Sevgilim", bu yüzden sana da mandalina getirmiyorum.)

İşte böyle... Peynirimizi, zeytinimizi de aldık yüklendik geldik eve. Yarın, "karnabahar çorbası" dediğim kış çorbasını paylaşacağım. Babam çorbaya bayıldı. Hayatımın en ilginç yemek tepkisini verdi "maşallah!". Kendisine yemek beğendirmek zordur. Çorbasını sirkesiz, bibersiz içmez. Ama buna hiç bir ekleme yapmadı. O yüzden, mutlaka ama mutlaka paylaşacağım!




detaylara dikkat!

+ Alışveriş sonrası eve geldiğimde pırasaların yanına iliştirilmiş yarım kereviz dikkatimi çekti. İyice bakınca farkettim ki, sebzeleri esnek bir dalla bağlamışlar. O kadar hoş bir ayrıntı ki... Bunu bana satan abla, seçmeme bile izin vermeden torbaya tıkıştırvermişti ama bu detayla kalbimi çaldı.


Yorumlar

Popüler Yayınlar