Hasat Zamanı / Harvesting...

Uzun süren bir ayrılığın sonunda bu koskoca, gürültülü, kirli şehre döndüm. Bahçe perişan olmuş elbette, ama bu sabahın hasatıyla kahvaltı edebildiğimi söylemekten gurur duyarım. Yavaştan tohuma kaçan sebzelerimin yerini bu sene kışlıklar alsın istiyorum. Bakalım, geç kalmadan toprağı terbiye edebilirsem ne ala...

Cherry domatesleri 5 yılı aşkın bir zamandır yetiştiriyoruz. Oldukça verimli, lezzetli. Bu sene yeni cins biber, salatalık, pembe domates, mor domates, biber tohumlarını denedim. Domatesler böceklendi, ilaçlama yapmadığım için hep yemişler, çürütmüşler. Yine de çürük kısımları temizleyince o dayanılmaz, müthiş lezzete ulaşabiliyorum. Salatalığı bir tek ben beğeniyorum, kabukları oldukça kart, yemenin imkanı yok ama suyu bol verilmişse inanılmaz leziz. Elbette çıtır çıtır değil ama bol sulu. En güzel yeri de kocaman çekirdekleri, tek tek çekirdeklerini yemek inanılmaz eğlenceli. Mahsulüm daha fazla olsaydı, salatalık çekirdeklerini kavuracaktım ama artık seneye...

Yukarıdaki fotoğraftaki yeşil biberin sarı olması gerekiyordu. Ne yazık ki onca tohumdan ancak 3 fide alabildim ve 1 tanesi yaşadı. Biberin aynı zamanda tatlı olması gerekiyordu ama felaket acı!!! Felaket! Dakikalarca yandım! Acı sevmiyorum! Neyseki yazı babamın tatlı sivri biberleriyle geçirdim...

 

Bahçenin domatesleri, Bodrum'dan gelen beyaz peynir ve yine Bodrum'dan, daha evvelden babamın gönderdiği zeytinyağı ile favori kahvaltımı yaptım. Ferah ve inanılmaz doyurucu. Biraz taze otla çeşnilendirerek daha da mutlu olmak mümkün. İtiraf ediyorum bütün yaz neredeyse her gün böyle bir kahvaltı yaptım, geçen yaz da.. Hatta mutfakta çalışırken, yazları, akşam yemeğimde buydu...

Bir de kendi kendine yaşayan, babamın kesmemi söylediği ağaçtan "sabah hasatından" 2 incir aldım. Kahvaltı üstü tatlımız da hazır...